Saturday, August 18, 2012

Izlanda Yarı Maratonu


Dünyada bu tarihte koşu yarışı yapılacak muhtemelen tek yerde, Izlanda'da olmaktan ve hayatımın ilk yarı maratonunu koşmaktan şu anda baya mutluyum. Ama şu yarım gün içinde herşey böyle değildi. Daha guesthouse'daki kadın kahvaltıyı yapmadan kalkıp, önceden özellikle istediğim patatesleri yedikten sonra hala koşuya 1 saatten fazla olması biraz baymıştı beni. Napıcam ne edicem derken yine bir klasik yaşandı ve neredeyse yarışı kaçırıyodum. Odamda giyinmeye başladığımda yarışın başlamasına 20 dakika vardı. Neyse, giyin çık derken, son anda koşucuların arasına girdim ve yarışa neredeyse en önden başladım, ne haddimeyse.

Bir gaz başladık, pace'ler 5:30. Iyi ki yavaş başlayayım demiştim kendime. Neyse dedim, bari zorlayayım. Realistik hedef, 8.40'ta başlamış koşuyu 11'den erken bitirmek; azim hedef 2 saat. Bu arada herkes ama herkes beni geçiyor. Bizdeki gibi değil katılanlar, memleketteki herkes koşucu. Bizim yarışlarda bir sürü koşucunun yanında bir sürü de heveslenen olur. Yavaş giderler, yolda biterler. Onları geçersin, belki biraz moral olur fln. Yok, herkes işi ciddiye almış, vızır vızır geçiyorlar yanımdan. Sonra ilk su istasyonuna geldik, baktım hepsi dilleri dışarıda, durmuş yalaktan içer gibi içiyolar. Ben dönüp bakmadım bile, bi havalar. Aynen devam.

Bu arada bir tokatı da kendime attım. Yarış başladığından beri pace'imi takip etmek için saate bakıyorum, bir de bakayım kilometreler tutuyor mu diye baktım. Bir de ne göreyim, Garmin'i başlatmayı unutmuşum. O yüzden 3. km'den itibaren başlıyor. Orada da kendime iyi salladım, büyük bir özgüven azalması yaşadım. (Siz o yüzden yukarıdaki harita start ile finişi aynı yer gibi düşünün)

10 km'yi 58 dakikada geçtim ama sonrasında yorulma ibareleri başladı. Süre balonları koşanlardan ilk önce 1:55 geçti yanımdan. Bir süre onlara takıldım, dedim yaparım ben bunu. Sonra ufak ufak, ince ince arayı açtılar. Neyse dedim hala uzakta görüyorum diye düşünürken 2:00 balonu geldi yanıma. Tamam dedim beraber koşuyoruz. Bir süre de o gazla gittim. Kader aynı. Hala da kimseyi geçemiyorum bu arada, yine vızır vızır geçiyor yanımdan teyzeler amcalar. Koşu kendi kendine yaptığın bir spor olabilir ama bu da biraz sinir bozucu. Istanbul'un yazına az saydırmadım yarış sırasında.

Bir sonraki su istasyonunda dağıtılan Powerade'lerden bir tanesini durmadan aldım, hafif biraz içtim ama üçüncüye geldiğimizde masaya sarılacaktım. Işin kötü tarafı da içmek için durduktan sonra tempo yapmak çok zor. Zaten kafamda daha 100 metreden beri ¨napıyorum, manyak mıyım, yoruldum, dur ya sktr et¨ dönüyor. Neyse hadi dedim, devam. Birini gözüme kestiriyorum tempo yapmak için, 5 dakika sonra kayboluyor, yenisini belirliyorum o da gidiyor. Yarış bitecek hala koşan bir tek kişiyi geçemedim. Tek moral kaynağım 15. kilometrede geldim. Kendime dedim ¨hadi, bir tur Belgrad kaldı geriye¨. 18 oldu, ¨yarım tur Belgrad, hadi dönüş yok¨. Ama oralarda artık sol alt ve sağ üst bacaklar SOS vermeye başladı. Tıkır tıkır atıyorlar, kramplar yakın. Ama etabın sonu sayılan müzik arenası da gittikçe yaklaşıyor. Bir ara yandaki binalardan birine bakayım diye kafayı bir çevirdim, görmüyorum, yana doğru bakamıyorum. Dedim heralde bayılıcam, ben önümden başka yere bakmayayım. Neyse adım adım artık geldim, finişe ulaştım ve bitirdim: 2.15! Ilk yarı maratonum için çok hayıflanacak bir zaman değil. Büyük de bir tecrübe, hayatımda şu ana kadar koştuğum en uzun koşu. Mutlu gururlu ve bitik bir haldeyim. Finişte geri vermek için çipi çıkarmak, taaaa ayakkabıya kadar eğilip bağcıklardan o beyaz şeyi çıkarmak ne kadar zordu anlatamam. Ya da otele kadar yürümek. Normal yolda yürürken kaldırıma bile çıkamıyordum. Sonunda otele gelip odamın hayallerini kurarken otelin girişindeki merdivenlerde beklenen kramplar geldi. Bacağıma bakıyorum, kaslar dalga dalga. Sanki Alien doğurucam, ama bacaktan. Yığıldım kaldım. Neyse sonra seke seke odama çıktım ve yatağa uzandım. Henüz duşa gidecek enerjiyi kendimde bulamadım ama yakındır.

Öğrendiklerimiz:
1- Şu andaki limitim buymuş. Çok net!
2- Yine de yeteri kadar antremansız bir şekilde yarı maraton bitirebilecek kıvama gelmişim.
3- Çok hızlı başlama! Yeni öğrenmedim ama yine de...
4- Yarışın önlerinden başlama. Gaza getiriyor.
5- 42 km hiç de az değilmiş, kasıma kadar gaza basmak lazım.

Neyse bu güzel anı sizlerle paylaşmak istedim canlı canlı (yarıştan sadece 1.5 saat sonra). Herkese güzel koşular ve güzel yarışlar...

PS: Yerimden hafifçe kalktığımda vücudumun verdiği mesaj: Hala kramp sınırındasın.

5 comments:

  1. bu yazıyı cidden çok sevdim ben, baya da kahkaha ata ata sanki ben koşuyormuş gibi okudum:) Bir yandan da maalesef 21 koşmanın zorlukları dan dan dan yüzüme çarpıldı. Ki şu aralar ayağım yüzünden koşamıyorum ve antremansızlıktan iyice baymış durumdayım. Neyse, koşu için ayağına yazı için eline sağlık sinanko vee en kısa sürede foto ve videoları da görmeyi umut ediyorum.

    tuuce.

    ReplyDelete
  2. Sinan ilk yari maratonunu tebrik ederim zor bir is hele az antremanla bence yinede iyi bitirmissin daha nice guzellerine insallah yazi icin de eline saglik hemen yazmissin snin heyecanini cok iyi anliorm :) İlk 21 k zordur ama sonra o kdr zorlamicaktir
    Tugcecim İyice iyilesmeden devam etme sakin hedefler tutmayabilirm onemli degil saglik en onemlisi benim omzumda tuberculum majus kirigi cikti daha 1 ay tedavi var bende en fazla yuruyebiliyorum ama iyilesmek icin dinlenmekmdogru tedavi lazim sende dikkat et
    Sinan sende recorvery yap guzel kramlar zorlamasin :)) kendinize iyi bakin sinan donunce belgradda yuruyen bi tip gorursen omuz askisi ile bilki o benim :)

    ReplyDelete
  3. Hadi ya, çok geçmiş olsun sana da. Belgradda omuz askılı birini görürsem durdurum yannız, inşallah sen çıkarsın :)

    ReplyDelete
  4. canım çok teşekkür ederim. benim dikişler alındı ufak ufak başladım koşmaya çok sıkıntı yok. Eymir'de napıcam baya hamladım onu merak ediyorum sadece. efe'nin dediği gibi başımıza gele gele öğreneceğiz bu sakatlık olaylarını. belgradda denk geliriz belki :) dikkat et kendine, öpüyorum!

    ReplyDelete
  5. This comment has been removed by the author.

    ReplyDelete